BAŞKANIMIZIN 03.11.2016 TARİHLİ BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 3.11.2016| Okunma Sayısı: 4714

 

TÜRKİYEYİ HİÇ BİR GÜÇ HİÇ BİR DEVLET BÖLEMEZ

 Amerika Ortadoğu projesi planlarında bölünmüş haritalar yapmakta,Türkiyeyi bölmekle tehdit etmektedir.HDP başkanı açılım olmazsa Türkiye bölünür demektedir.Başbakan başkanlık sistemi kabul edilmezse Türkiye bölünür demektedir.Hiç kimse Türkiye'yi bölmekle bölünmekle tehdit etmesin,daha 3 yıl önce açılım,açılım diye propaganda yapanlar,açılım diyerek hendekler kazanlar,Türkiyenin heryerine akil adamlar göndererek açılama Türk milletini razı etmeye çalışanlar nerede o açılım planlarınız.Şimdi açılımdan söz eden varmı ? Açılım olmadı ve Türkiye bölünmedi.Daha düne kadar devletin bütün kurumlarını işgal etmiş olan,darbe yapmaya kalkan Fetöcüler nerede şimdi kaçacak yer arıyorlar.

 Başkanlık sistemi gelmezse Türkiye bölünür diyerek Türk Milletini bölünmekle tehdit edemezsiniz.Bölünüp parçalanacak olan sizlersiniz.Türkiye Cumhuriyeti sonsuza dek devam edecektir. 

TBMM nin açıldığı 23 Nisan 1920 tarihinden itibaren kurtuluş savaşının ve iç isyanların yaşandığı en zor dönemlerde dahi Mustafa Kemal Atatürk Meclisin onayından geçirmeden hiç bir kararı almamış,TBMM sini devamlı çalıştırmıştır.Daima milletin vekillerine danışmış meclis kararı olmadan hiç bir adımı atmamıştır.

 Bugün ise siyasi iktidar TBMM sini nasıl devre dışı bırakırım diye hesap yapmakta,Kanun Hükmünde kararnamelerle aldığı kararları TBMM sinin denetiminden kaçırmaktadır.

İktidarın bu tavrını kabul etmemiz mümkün değildir.Bunun yanında en son çıkan 676 nolu KHK ile hukuk alanında önemli değişiklikler yapılarak yargılamada savunma hakkı ve avukatlar aleyhine ciddi kısıtlamalara gidilmiştir.

İktidar çok nadir olan Savunma hakkının kötüye kullanılması olaylarını genelleştirerek,SAVUNMA HAKKINI KISITLAYAN DÜZENLEMELERE GİTMİŞTİR. SAVUNMA YAPAN AVUKAT İLE Sanığı özdeşleştiremezsiniz

 .--Savunmayı çökertip yargıyı ayakta tutmak olanaklı değildir.Güçlü yargı ancak güçlü ve bağımsız savunmayla sağlanır.Savunmayı göz ardı edenler,küçümseyenler hangi makamda-mevkide olursa olsunlar dün olduğu gibi,bu günde yarında bir gün savunmaya ve avukata gereksinim duyacaklardır.KRALLARIN BİLE BİRGÜN AVUKATA İHTİYACI OLACAKTIR.(Fransa Kralı 16.Lois)

 .Bugün savunma üzerinde yaptığınız kısıtlamalar nedeniyle adalet yara almaktadır.Savunmanın sesini kısmak, milletin sesini kısmaktır.

 Yeni KHK'ye göre darbe ve terör suçlarından gözaltına alınan şüphelinin avukatıyla görüşmesi hâkim kararıyla 24 saat süreyle kısıtlanabilecek.

 Terör suçlarından yargılanan veya soruşturulan şüpheli ve sanığın avukatı hakkında, aynı suçlardan soruşturma veya dava açılırsa avukatlık görevi yasaklanabilecek. Bu yolla özellikle FETÖ ve diğer örgüt davalarını savunan ve aynı dosyasının şüphelisi olan avukatlar devre dışı bırakılabilecek.

 Ayrıca darbe ve terör suçlarından yatan kişilerin avukatlarıyla yapacağı görüşmeler, hâkim kararıyla teknik cihazlarla sesli ve görüntülü olarak kaydedilecek.

 Hükümlü ve avukat görüşmesi, örgütlere talimat içermesi durumunda sonlandırılacak. Bu durumda hükümlünün avukatlarıyla görüşmesi 6 ay süreyle yasaklanabilecek.

 Ayrıca mahkeme sanığın duruşmaya getirdiği tanığı ‘davayı uzatmak amacıyla’ diyerek dinlenmesini reddedebilecek. Duruşmada avukatın bulunması şartı, ‘mazeretsiz olarak duruşmayı terk etme’ durumunda geçerli olmayacak ve hâkim celseye devam edebilecek.

 Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlar bakımından yürütülen kovuşturmalarda, yani görülen davaların duruşmalarında en çok üç avukat hazır bulunabilecek. Yani sanıklar ve müştekiler kendisini üçten fazla avukat ile savunamayacak.

 Avukatın mazeretsiz duruşmayı terki halinde duruşmaya devam edilebilecek. Şeklinde yapılan düzenlemeler ile insanların temel haklarından olan savunma hakkı kullanılamaz hale getirildiği gibi, ceza hukukunun temel ilkeleri de yok sayılmaktadır.

 Ayrıca OHAL ve KHK uygulamaları nedeniyle açılacak davalarda yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin ödenmemesi ile hak arama hususu imkânsız hale getirilmektedir.

 KHK ile yaratılan olağanüstü duruma karşı insan haklarını, hukuku, demokrasiyi savunmak tüm avukatların ve baroların görevidir. Bu nedenle tüm duyarlı kesimleri hukuksuzluğa ve adaletsizliğe karşı durmaya ve birlik olmaya çağırıyoruz.

 UŞAK BAROSU BAŞKANI AV.GÜRCAN SAĞCAN

29.03.2024
AV. EMİN COŞKUN
BARO BAŞKANI

BARO LEVHASI


© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.